Merve Çubuktepe

Yıl aslında şimdi başlıyor. Takvimler çoktan ilerlemiş olabilir ama gökyüzü gerçek yılın başlama vaktini Koç burcundaki bu tutulmayla ilan ediyor. Bu bir geçiş değil, bir kıvılcım. Ruhun, zihnin ve iradenin yeniden uyandığı, içsel saatin “harekete geç” dediği noktadayız. 29 Mart 2025 Koç burcunda gerçekleşecek Güneş tutulması bireysel ve kolektif hafızayı sarsacak güçte bir eşik sunuyor. Sadece başlangıç değil, aynı zamanda geride kalmış olanı toparlama, yeniden kurma ve yön belirleme çağrısı bu.

Tutulma Koç’un yaşam ateşiyle yanarken, gökyüzü de içimizdeki savaşçıyı, lideri, yaratıcıyı uyandırıyor. Beklemek artık bir seçenek değil. Koşullar olgunlaşmasa da içten gelen o net dürtü, artık ileriye gitmenin zamanının geldiğini söylüyor. Geçmişle yüzleşen, içsel enkazını dönüştüren herkes için bu tutulma, adeta kozmik bir yeniden doğuş kapısı aralıyor. Ve bu kapının eşiğinden yalnızca cesur olanlar geçebilecek.

Merve Çubuktepe

2025’in gerçek anlamda başlangıcına hoş geldiniz. 29 Mart’ta gerçekleşecek Koç burcundaki Güneş tutulması, yalnızca bir astrolojik olay değil; düzenin, kimliğin ve hakikatin yeniden yazılacağı büyük bir sıfırlamanın işaretidir. Yıl başından beri süregelen sert retro etkileri ve zorlu gökyüzü olaylarının ardından artık yeni bir faza geçiyoruz. Bu tutulma, “değişmez” denilen kalıpları yıkmak, geçmişin zincirlerini kırmak ve cesur bir adımla bireysel kaderi yeniden şekillendirmek için evrensel bir çağrıdır. Pasif bekleyiş değil; inisiyatif almak, mücadele etmek ve kendi yolunu çizmek gerekiyor. Koç’un ateşi artık içimizde uyanıyor ve bu ateş, eski benliğimizi küllerinden doğurmaya hazır durumda.

Tam da bu güçlü tutulmanın ardından, 30 Mart’ta Neptün 164 yıl sonra Koç burcuna adım atacak. 2011’den beri Balık burcunda ilerleyen Neptün, hayalle gerçeğin birbirine karıştığı puslu alanları geride bırakıyor. Artık hayallerin, inançların ve ideallerin ete kemiğe bürünmesi; aksiyona dönüşmesi zamanı. Bu yalnızca bireysel bir uyanış değil; kolektif bilincin de “artık yeter” dediği, özgürlüğü ve hakikati talep ettiği yeni bir çağın başlangıcıdır. Neptün’ün Koç seyahati 2039’a kadar sürecek ama unutmayın: Gelecek bugün başlıyor.

Begüm Minkis

İki tutulma arasında kritik süreçlerden geçtiğimiz şu günlerde 20 Mart 2025 günü Güneş’in Koç burcuna geçtiği gece ve gündüzün eşit olduğu ilkbahar ekinoksunu kutluyor olacağız. Güneş zodyağın ilk derecesi, 0° Koç burcunda olacağı gün astrolojik yeniyıl olarak kabul edilir. Taze, enerjik ve cıvıl cıvıl hissedeceğimiz zamanlardır. Eskiyi bırakıp, fazlalıkları atıp, yeniye niyet etmek isteyebiliriz. Bu seneki daha da görkemli olabilir çünkü tam tutulma zamanına denk geliyor. Bahar/yaz dönemlerinde makroda ve mikroda düzeni değiştirebilecek radikal gelişmelere şimdiden sinyal yakıyor. Uluslararası arenada hareketlilik gözlemleyebiliriz.

Bireysel hayatlarımızda malum tutulmalar koridorundayız ve her an her şeye hazırlıklı olmak gerekebilir. Güneş-Neptün kavuşumu, Güneş-Plüton altmışlık açıları haftaya yayılacak. İrade gösterip, hedeflerimize ulaşmak için inisiyatif kullanabileceğimizi ifade ediyor. Ve daha da önemlisi 23 Mart’ta Güneş ve retro Venüs 2° Koç burcunda alt kavuşum gerçekleştirecek. Adeta gölge enerjiden aydınlığa geçiş başlıyor. İlişkilerin karanlık yüzü ortaya çıkıyor. Yenilen hakların hesabını soruluyor. Hayatımızın pek çok alanında derin bir içgörü kazanarak yeni düzenlemeler yapmak için yola koyulabiliriz.

Begüm Minkis

İletişimle ilgili her türlü süreçten sorumlu Merkür gezegeni 2025 yılının ilk geri hareketine hazırlanıyor. Koç ve Balık burçları olarak iki ayrı burçta gerçekleşecek retro süreci kimsenin kimseyi kolay kolay anlayamayacağı bireyselliğin aşırı dozda yaşanacağı bir süreci gösteriyor. 29-30-31 Mart tarihlerinde Merkür, Pegasus takım yıldızı üzerinde Scheat sabit yıldızı üzerine geleceğinden adeta Pegasus’un kanatlarındaymış gibi her konuda yükseklerden uçabiliriz… Uçlarda dolaşmaya, büyük risklere girmeye neden olabilir. Elbette bu kadar adrenalin salgılarken kazanmak da kaybetmek de büyük ve unutulmaz olacaktır. Ancak dikkat etmemiz gereken bazı noktalar da var. Dahice fikirler, imkansız gibi görülen hayaller, eksantrik davranışların çevre tarafından abartı bulunması ve ciddiye alınmaması gibi sonuçlar ilişkiler bakımından düş kırıklığı yaşatabilir.

Kimsenin kimseye bir şeyi beğendirmeye çalışma gibi bir lüksü olmamalı. Çünkü Merkür retro demek kişiye özgün düşünce tarzını gösterir. Alışılmış işleyişe ters düşerek arıza çıkaran ve kesinti yaratabilen dizi dizi gelişmeler demektir. Benlik, kimlik ve egoyu temsil eden Koç burcunda başlayacağını da hesaba katarsak açıkçası bizim için büyük ama insanlık için küçük eylemleri gösterebilir.

Uzun süredir sabredilen emek verilen şeylerde Kanatlı At Pegasus bizi Olimposa nihayetinde ulaştırabilir. Sanat, moda, bilim ve teknoloji alanlarında müthiş eserler buluşlar ortaya çıkabilir. İlişkilerde unutulduğunuzu sanarken aniden hayatınıza geçmişten birileri girebilir. Eğer yılan hikayesine dönmüş konular varsa hiçbir şey için daha fazla geç kalmamalıyız ve elimizi korkak alıştırmamalıyız aksi takdirde gerçekten tren kaçabilir ve zamana yenik düşebiliriz. Eksiklikleri de yol esnasında halletmeliyiz. Kolektifin ruh halinden biraz uzaklaşarak kendi özümüzün ihtiyaçlarına dönmek, hayat amacımızı bulmak, hatalarımızı düzeltmek ve kreatif işler için harika zamanlar olacaktır.
(Burç bazında yorumlar yazının devamında)

Merve Çubuktepe

Gökyüzü, 10-16 Mart haftasında büyük bir dönüşüm sahnesine dönüşüyor. Yılın ilk yarısının en önemli gökyüzü olaylarından biri, 14 Mart’ta 23° Başak burcunda gerçekleşecek olan Ay Tutulması. Bu tutulma, pembe masalların son bulduğu, gerçeklerle yüzleşme vaktinin geldiği bir kırılma noktası olacak. Güneş’in Kuzey Ay Düğümü, Neptün ve Satürn ile kavuşumu, yanılsamaları süpürerek gözlerimizi açacak. Eğer hayatınızda kaçındığınız gerçekler varsa, evren bu kez sizi görmezden gelmeyecek. Tutulma, büyük bir zihinsel berraklık ve güçlenme fırsatı sunarken, geçmişe takılı kalanlar için öğretici ve sarsıcı bir süreç başlatabilir.

Ancak gökyüzündeki tek büyük gelişme bu değil. 16 Mart’ta Merkür retrosu da başlıyor! Öncesinde 14-16 Mart arası durağan konumda kalacak olan Merkür, Koç burcunda geri hareketine geçtiğinde iletişimde ateşli ve fevri çıkışlara dikkat edilmesi gerekecek. Bu süreçte, anlık hevesler ve düşünmeden sarf edilen sözler büyük krizlere yol açabilir. Eski defterler açılabilir, geçmişte kapanmamış konular yeniden su yüzüne çıkabilir. Üstelik Venüs retrosu da işin içinde olduğu için, özellikle ilişkilerde karmik hesaplaşmalar gündeme gelebilir.

Bu hafta gökyüzü, inatla eskiye tutunanları değil, değişime cesaret edenleri ödüllendirecek. Gerçekleri görmek mi, geçmişe sıkı sıkı sarılmak mı? Seçim sizin!

Begüm Minkis

Yılın önemli günlerine, tutulmalar hattına giriş yapıyoruz. 14 Mart 2025’de 09:54’de herkes için değişimin bir parçası olacak Tam Ay Tutulması meydana gelecek. Yılın ilk tutulmasında Ay düğümleri’nin Balık/Başak aksına geçişinin etkilerini yoğun şekilde hissetmeye başlayacağız. Hesaplar dökülecek ve düzenler değişecektir. Tutulma anında Merkür durağan, Venüs de retro olduğu için yenilikleri biraz rötarlı yaşayabileceğimizi gösteriyor şimdiden belirtelim. Başak burcu ayrıştırmayı, detayları, temizliği, gözlem ve araştırmayı gösterir. Güney Ay Düğümü yönündeki bu tutulma pragmatik bakış açısına saplanmaya işaret etse de daha varoluşçu bir yaklaşıma geçmemiz gerektiğini gösteriyor.

Gerçekten mükemmel olmamız gerekseydi muhtemelen insan olarak dünyaya gelmezdik. Gelişmenin ve öğrenmenin sonu yok. Bazı şeyler hata ve kusurlarıyla güzel. Kainatın zaten kendine has kusursuz işleyen bir dengesi var ancak bunu belirlemek biz insana ait bir şey değil. Şimdi kalemi kağıdı hesapları bırakalım ve biraz onu izleyelim.

Güneş-Satürn kavuşumuyla kesinleşecek tutulma ödül bedel sistemini çalıştıracaktır. Alın teri döken insanlara hak edişler getirebilir, fakat sınırsız limitle kullanılan imkanlarda yeni düzenlemeler olabilir. Ağza bir parmak bal çala çala oyalanılan hakkı yenilen insanların sesi çıkabilir. Bu tutulmayla en baş görevimiz domine etmekten ziyade fedakarlık göstermek ve muazzam gibi gözüken ama dandik yaşam tarzlarına veda etmek olmalı. Maddi dünyadan mistik alana yolculuk yapmak bizi kuş kadar hafif hissettirebilir.

Tutulmalar genelde altı ay kadar etkilidir ve takip eden aylarda yaşattığı kadersel değişimler artarak devam eder. Hepimiz hayatımızın bir alanında emekçiyiz. Bu tutulmayla birlikte geçmişte yapılan güzel işler mükafatlandırılabilir. Karda donmak üzere bir tatlı uyku modunda olanları da silkeleyerek kendine getirecektir. Hazır olun! Başak tutulması herkesin sistem ayarlarını değiştirmeye geliyor. (Burç bazında yorumlar yazının devamında)

Merve Çubuktepe

Bu ay retroları, tutulmaları ve hatta Neptün Koç geçiş dönemi olarak tarihe geçecek! 14 Mart’ta Başak burcunda gerçekleşecek Ay tutulması hayatın üzerindeki sis perdesini aralayarak herkesin gerçeklerle yüzleşme zamanının geldiğini ilan ediyor. Hayatımızdaki yanılsamalar dağılırken hakikatin umut veren güçlü ışığı gözlerimizi açmaya hazırlanmakta.

Ancak bu sürecin anahtarı esneklik ve içsel güç olacak; geçmişin gölgelerine sıkı sıkıya tutunanlar için bu tutulma oldukça sarsıcı olabilir. Bu ayın mottosu: “Sorgula, bırak ve hafifle” diyebiliriz çünkü ayın sonunda 29 Mart’ta Koç burcunda gerçekleşecek Güneş tutulması bizi tamamen yeni bir döngüye hazırlıyor.

Bu ay Venüs ve Merkür’ün retro hareketleri de sahnede olacak. Ancak uyanmak isteyenler için bu bir kâbus değil. Geçmişle yüzleşme, eski defterleri kapatma, toksik kalıpları kırma ve özgürleşme şansı sunuyor. Eski aşklar, unutulmuş hikâyeler, çözülememiş meseleler tekrar gündeme gelebilir. Fakat bu kez amaç aynı döngüye saplanmak değil, gerçekten bir çözüm bularak ileriye bakmak. Ve bunu yapma şansımız gerçekten var!

Ve son perde: 30 Mart’ta Neptün Balık’tan çıkıp Koç burcuna geçiş yapacak. Neptün’ün Balık’taki son derecelerinde bizi içine çeken uyuşukluk, belirsizlik, rüya ile kâbus arasındaki o durağan enerji artık bitiyor. Koç burcundaki Neptün benliğimizi bulmaya, kendi yolumuzu çizmeye ve içimizdeki gücü keşfetmeye çağırıyor. Bu ay her şeyin yeniden başladığı an olabilir. Bize tek düşen o ilk adımı atmak.

Begüm Minkis

Duyan duymayanlara haber salsın Venüs 3 Mart 03:36 itibariyle retro pozisyonuna geçiyor. 14 Nisan 2025’e kadar devamlılık gösterecek bu süreçte kendimizle olan ilişkimiz başta olmak üzere her türlü ilişkiyi geliştirmeli ve yeni bir soluk katmalıyız. Gerçekten bize ait olduğunu düşündüğümüz değerlerimizi korumamız, kendimize olan öz saygımızı kaybetmememiz ve aynı destekleri ihtiyaç duyduğunu düşündüğümüz çevremize de vermek olmalı. İlişkilerde kahramanlık göstererek kendimizi kanıtlama çabasındansa herkese hak ettiği muameleyi sunmalıyız.

Bu hafta retro etkileri daha da hissedilebilir olsa da 3 Mart tarihinde Merkür de Koç burcuna geçiyor. İyi oksijen açık zihinle hayata karşı daha net yaklaşım sergileyebiliriz. Kim ne düşünür demeden çata çat konuşabilir kendimize has yeni bir dil geliştirebiliriz. Rotamız hareketlenebilir. İletişim sanatları, yeni fikir ve plan konusunda kendimizi ivedilikle ortaya koyabiliriz. Merkür’ün açıları da bu hafta destekleyici. Merkür’ün de gelecek hafta retro hareketine başlayacağını hatırlatalım. Retrolar çiftlenmeden önce işlerimizi ertelemeden halledelim.

Begüm Minkis

Sanat, ilişkiler ve finansal gösterge olan Venüs bir buçuk yıl aradan sonra geri hareketine hazırlanıyor. Zaten Mars retrosundan yeni çıktık. Hayatın akışı hızlansa da bozuk dengelerle yola rahatça devam edebilmek o kadar da kolay olmayabilir! Pek çok kişinin kafası karışık ve belirsizlik içerisinde olabileceği bir sürece giriyoruz. Retro demek geçmiş demek bu nedenle geçmişte yenilen hurmaların hesabını herkes verecektir. Karmanın zaman kaybetmeden tezahür edeceği şok retro döngüsüne hazır olun!

O sessiz naif gibi gözüken çok güvendiğimiz Venüs pek çok ilişkiyi temiz bir dayaktan geçirerek herkese layık olduğunu verecektir. İnat ve takıntıyla sürdürülen yanlış ilişkiler, bozuk karakterli insanlar, bencil ilgi arsızları bu retronun baş gündemlerinden olacak. Ya sabır! Diyerek idare edilen ilişkiler bardağı taşıran son damlayla birlikte kendini adeta bir tufan içerisinde can çekişirken bulabilir. Herkes kendi imkanlarıyla canını, malını kurtarmaya çalışsa da bunların hepsi bu süreçte nafile olacak çünkü her şey kaderin hükmü altına girecektir.

Gereğinden fazla düzeyde bir insana veya duruma tutunmak bu süreçte büyük zaafiyet yaratabilir. Bazen en büyük güç bırakabilmek, sonu bir türlü gelmeyen dünyevi arzulardan kurtulmaktır. Venüs retrosunda izzet-i nefsi kıran durumlar gelişiyorsa tek kalmaktan korkmamak gerekiyor. Bozuk düzene dur diyerek fark yaratmak önem arz ediyor. Vicdanı rahat olup iyi iş çıkartanlar da geçmişte yaptıklarının ödüllerini zaten misliyle alacaktır. (Burç bazında yorumlar yazının devamında)

Begüm Minkis

Yeni haftamız birden fazla çarpıcı göksel değişikliklere sahneyi açıyor. Durağan gezegenler kritik süreçlerden geçebileceğimizi gösteriyor. Güzel haberi şu ki 25 Şubat 05:00’de Mars 17° Yengeç burcunda düz hareketine başlıyor. Bu herkes için derinden oh be! deme zamanı ancak mutluluk biraz kısa sürebilir çünkü 1 Mart 03:35 itibariyle bu sefer de Venüs durağan konumuna geçiyor. Adeta biri gidiyor biri geliyor. 24 Şubat’ta Mars durağan, 1-2 Mart tarihlerinde de Venüs durağan konumda olacak. İlişkilerin sorumlulukları, ayrılıklar ve barışmalar, gerçekler ve mesafeler birçok insan için kırılma noktası oluşturabilir.

28 Şubat 2025’de hiçbir retro yokken meydana gelecek Balık yeniayı ise Satürnle kavuşarak hiç şüphesiz bizi geçmiş ve şimdiki zamanla yüzleştirerek yeni bir gerçekliğe çağıracak. Merkür’ün Balık burcundan Satürn, Neptün ve Kuzey Ay Düğümüyle arka arkaya kavuşumlarıysa duygularla mantığı iyi sentezleyebileceğimizi ve en doğru kararları vereceğimizi göstermektedir. Belki de içimiz cız ede ede başkalarının iyiliği için bir şeyleri cezalandırabileceğimizi gösteriyor. Profesyonel yaşamla ilgili destekleyici bir hafta olabilir. Resmi işler, sözleşmeler, evraklar, hesaplar, planlar konusunda verimli etkiler var eğer ki halledilmesi bitirilmesi gereken işler varsa özellikle 25-28 Şubat arasında hiçbir fırsatı kaçırmamak gerekiyor!

Begüm Minkis

Şubat ayına tam veda ederken 28 Şubat 03:44’de 9° Balık burcunda bir yeniay gerçekleşecek. Yakınlarda sonlanacak Mars retrosunun etkisinden özgürleşmiş 2025 yılının ilk gök olayı olacak. Bu durum sayesinde bir şeyleri sonlandırıp yeni başlangıçlara niyet ederken bir yandan Mart’taki Güneş ve Ay tutulmalarına da hazırlanmaya başlayacağız. Karma, disiplin, zaman ve sınavları gösteren Satürn yeniayla adeta bizlere bir final sahnesi yaşatmak üzere kavuşuyor. Böylece hak eden kişilere başarı, terfi ve saygınlık getirmek üzere hazırlanıyor.

Dış etkenlere her zamankinden daha duyarlı hissedebiliriz. Gerçeklerden kopmayanlar hayallerini inşa etmeye başlayabilir. Fırsatların nereden geleceği de belli olmayabilir. Evrende sonsuz bulunan kaynaklara kendimizi açabiliriz ancak bütüne hizmet etmeden hep “bana bana” diyenler düşmanlıklarla karşılaşabilir. Koşulsuz sevgi ve anlayış gökyüzünde yükselse de Satürn faktörü tamamen yattığı yerden başarı bekleyenlere düş kırıklığı getirebilir.

Sisler içinde kaybolmadan ve dağılmadan kişisel sınırlarını belirleyenler ve hayır demeyi başarabilenler gelişim kat edecektir. Bazı istisnai durumlarda üzerimize düşen vazifeleri yapmamıza rağmen henüz bir sonuca varamadıysak sabırla akışa bırakabilmenin de sürecin bir parçası olabileceğini unutmamamız gerekiyor. Sabır, azim ve fedakarlıkla inşa edilen şeyler gerçek anlamını bularak hayatlarımıza daha büyük ve kalıcı mutluluklar sağlayabilir.
(Burç bazında yorumlar yazının devamında)

Merve Çubuktepe

Bu hafta gökyüzü hareketleri bizlere dönüşüm, içsel farkındalık ve uzun vadeli etkileri olan kararlar getirecek. 18 Şubat’ta Güneş’in Balık burcuna geçişiyle birlikte sezgilerimiz güçlenirken, akıl ve ruh arasında daha derin bir denge kurma fırsatı yakalayacağız. Balık enerjisi bizleri kolektif bilinçle daha güçlü bir bağ kurmaya davet ederken, ilham ve yaratıcılığımızın da artacağını vurguluyor. Ancak bu süreçte fazla hayalperest olmamaya, gerçeklik ile sezgi arasındaki sınırı doğru çizmeye dikkat etmeliyiz. Güneş’in Balık yolculuğu, şefkati, sanatı, ruhsal farkındalığı ve manevi büyümeyi teşvik eden bir dönem başlatıyor.

Haftanın ve hatta ayın en büyük olayı ise 23 Şubat’ta Mars’ın Yengeç burcunda durağan konuma geçmesi. Mars, uzun süredir etkisini sürdüren retrosunun ardından harekete geçmeye hazırlanıyor. Durağan konum, gezegenin gücünün zirve yaptığı ve zamanın mühürlendiği özel bir andır. Bu süreç, özellikle duygusal derinlik, geçmişten gelen konular, içsel motivasyon ve sezgisel hareket etme gibi konuları ön plana çıkaracak. Eylem (Mars) ile duygu (Yengeç) arasındaki bu hassas denge, iç dünyamızla yüzleşmek ve bizi ileri taşıyacak kararlar almak için büyük bir fırsat sunuyor. Aynı zamanda, yarım kalmış projelere yeniden başlamak, çocuklukta sahip olduğumuz ancak unuttuğumuz yetenekleri keşfetmek ve sezgilerimizi eyleme dökmek için de harika bir zaman dilimi. Bu hafta, büyük sıçramalar değil, bilinçli ve içsel olarak sağlam adımlar atma haftası olacak.

Begüm Minkis

Soru astrolojisi olarak da bilinen güçlü bir astroloji uzmanlık alanı olan Horary tekniğinin temelleri 1200’lü yıllarada Guido Bonatti tarafından atılmış. Günümüz kurallarına ulaşması ise 1600’lü yıllarda yaşayan William Lilly’nin bu alanda öncülüğü ile mümkün olmuştur. Tarihte bu alandaki çalışmaları ile öne çıkan farklı alimler de bulunmaktadır. Ebu Ma’şer, Ömer Taberi, Dorotheus, Maşa’allah, Ebu Ali el Hayat, Sahl ibn Bishr gibi… Osmanlı müneccimlerinden Ankaralı Sadullah Efendi de bu akımdan etkilenerek çeşitli analizler yapmıştır. Özellikle atamalar, işe alımlar, ekin, savaş ve yolculuk zamanları gibi konularda haritalar dönemin astrologları tarafından incelenmiştir.

Modern dünyamızda da astrolojiye ilgi duyan ancak doğum saatini bilmeyen veya sorusuna farklı perspektifte yorum almak isteyen danışanlar tarafından ilgi görmektedir.

Merve Çubuktepe

Haftanın en güçlü tesirleri 12 Şubat 2025’te, sert ve netleştirici Aslan Dolunayı ile gündeme düşüyor. Bu dolunay maskelerin düşmesine, gizlenen gerçeklerin tüm saflığıyla ortaya çıkmasına neden olacak. Adeta bir dizinin sezon finali gibi gizli saklının kalmadığı, ne oluyorsa olması gerektiği için olduğu ve karmaşanın netleştiği bir hafta bizi bekliyor. Gölge yönüyle ego krizleri, ani olaylar ve çatışmalar ön plana çıkabilir. Ancak bu kaotik süreçte, olaylara soğukkanlı bir şekilde yaklaşanlar için önemli farkındalıklar ve çözüm fırsatları doğabilir. Dolunay enerjisi, içsel dönüşüm ve netleşme için güçlü bir alan açacak. Duygularla yüzleşmek ve gölgede kalan taraflarımızı fark etmek, dengemizi yeniden sağlamak adına kritik bir rol oynayacak.

Haftanın ikinci yarısında ise 14 Şubat 2025’te Merkür’ün Balık burcuna geçmesiyle birlikte daha sezgisel ve ruhani bir düşünce akışı devreye giriyor. Bu geçiş yaratıcılığı ve empati duygusunu artırırken, zıtlıkları birleştirme ve olaylara daha geniş bir perspektiften bakma fırsatını sunacak. Belirsizlik ve duygusal hassasiyet gibi zorluklara rağmen, bu dönemde ilham kaynaklarımızı daha bilinçli şekilde kullanabiliriz. Merkür’ün Balık burcundaki yolculuğu, aradığımız cevapları sezgiler yoluyla bulmamıza ve geleceğimiz için planlar yaparak dengeli bir düzleme ulaşmamıza katkı sağlayacak.

Begüm Minkis

12 Şubat 16:53’deAslan burcunun 24 derecesinde Güneş ve Ay karşı karşıya gelerek Uranüs kareli bir dolunayı meydana getiriyor. Dolunayda yükselen de 5° Aslan burcu olacağından özel bir vurgudan bahsedebilir, Güneş’i, aydınlığı,gerçekliği selamlayabiliriz. Sıcaklık içimizi tatlı tatlı ısıtacak mı yoksa kasıp kavuracak mı? Kuytuda kalan, mahrem şeyleri açığa çıkaracak güçte bir dolunay olduğunu aklımızda bulundurmakta fayda var. Merceklerimizi bulanık durumlara yakından bakmak için oodaklarken göreceklerimiz bizi şaşkınlık içerisinde bırakabilir. Çünkü Uranüs sahnede ve beklenmeyeni beklememiz gerektiğini söylüyor! Hayat adeta bir çarkıfelek gibi olacaktır bu süreçte. Çıkan sonuçlar güldürebilir de ağlatabilir de!  

Tanınmış kişiler ve markalarla ilgili skandallar ve ifşalara hazırlıklı olmak gerekebilir. Hırsızlıklar, rüşvetler açığa çıkabilir. Spor kulüpleri, kripto dünyasıyla ilgili şaibeli olaylar gündeme gelebilir. Narsisistik kırılmalara açık bir dolunay olacak. Aşırıya kaçan yersiz ego kayıplar getirebilir. Etrafta candan olmayan samimiyetsiz insanlar varsa ortaya çıkabilir. Hiçbir şeyden o kadar emin olmamak gerek.Ufak çaplı sismik hareketlilikler getirebilir. Bilhassa zaten gündemde olan denizler ve okyanuslar bir süre risk altında. 

“Kısmet gelirse Hintten, Yemen’den, kısmet değilsene gelir elden?” diyen atalarımız adeta bu dolunay’da yaşayacaklarımıza güzel bir açıklama getirmiş. Önünüz bir alanda açıksa sizi hiçbir güç yenemeyecektir. Yıllar önce yapılıp unutulmuş iyiliklerin karşılığı ansızın önünüze çıkabilir.Kimileri ise şansını çok zorlamamayı öğrenerek olumsuz sinyallere karşı gözlerini açık tutmalı. Dolunayda halen aktif olan Mars retrosu, geçmişte yarım kalan ve uzunca süredir aksayan işleri açabilir.Yeteneklerin keşfedilmesi, niyetlerin kabul olması gibi şeyleri de çok destekliyor olması 2025 yılı bütününde bu dolunayı unutulmaz kılabilir. (Burç bazında yorumlar yazının devamında)